Murat Bey kendinizi okuyucularımıza tanıtabil imisiniz?
1974 yılında Çaykara’nın Karaçam köyünde dünyaya geldim. 10 yaşında ailemle Bandırma’ya yerleştik. İlkokul ve lise (İmam-Hatip Lisesi) tahsilimi orada tamamladıktan sonra lisans eğitimi için Şanlıurfa’ya gittim. Tarih eğitimimi 1999‘da Urfa’da tamamladıktan sonra yaklaşık 10 yıl İstanbul ve Balıkesir basta olmak üzere çeşitli bölgelerde öğretmenlik yaptım. Öğretmenlik kariyerimin ardından 2011’de imam olarak Şanlıurfa’nın Harran ilçesinin Meydankapı köyüne atandım. Yaklaşık 11 aydır burada imam olarak görev yapmaktayım.
8 ay sonra tekrar memleketten uzak bir yerde Trabzonlu bir ekip ile karşılaştınız ne hissediyorsunuz?
Aidiyet hissiyle kaplanıyorsunuz. Elbette heyecan vericidir. Çok küçük yaşlarda bırakmış olsak da memleketimizi her zaman özlemini içimde yaşadım. Gerçi kısa ziyaretlerim olsa da her daim memleket hasretini derinden yaşadım. Bu hislerin arasında çok uzaklarda hemşerilerinizi görmek “anlatılmaz yaşanır“ cinsinden…
“Bize Her Yer Trabzon” sloganı Harran Meydankapı köyünde de sizlerin vasıtası ile yaşatılıyor…
Evet.. Bandırma‘da yaşayan Trabzonspor fanatiği yeğenlerimin maçlarda sıkça telafuz ettiği bu slogan bana da özellikle sizinle karşılaştıktan sonra daha bir manidar geldi.
İlk geldiğinizde yörenin insanının size karşı önyargıları var mıydı?
Buralarda Çaykara bilinen bir yer. Yöre insanı şahin avcılığıyla yakından ilgili ve Çaykara’ya bu sebeple gidişler olmuş ve hala da olmakta. Ben de dolayısıyla bildikleri bir yörenin insanıyım. O yüzden keskin önyargılar olmadı. Ama mesleki anlamda alışma paylaşma ve kabullenme süreci her görevinde yeni imam için yaşanmakta ve ben de bu süreci yaşadım.
Bir kısım insanlar oralarda yaşanmaz diyor, sizin bu konudaki düşünceleriniz nedir?
İnsanın doğduğu toprağın hayatına şekil vermesi yön vermesi tabidir ama bizler hayatımızda önyargıların bizi yönlendirmesine izin verseydik öncelikle vazifemizin sorumluluğu altında ezilirdik. Nasıl biyolojik olarak su varsa hayat var; umut varsa da hayat her yerde vardır. Hayat için esas ihtiyaç insandır, insan olmaktır, olabilmektir. . Gayemiz her yerde Yaradan’ın rızasında bir kul olabilmektir.
Çaykara Gazetesi aracılığı ile okuyucularımıza söylemek istediğiniz son sözleriniz nedir?
Hemşerilerime öncelikle en derin saygılarımı iletiyorum. Derin özlem duyduğum topraklarda yaşayan bir karıncaya dahi gıpta ederken en kısa zamanda özlemin yerini kavuşma heyecanın sarmasını temenni ediyorum. Hz. Hayati Harrani’nin bulunduğu bu topraklardan herkese en iyi dileklerimi iletiyorum. Şanlıurfa malum bilindiği üzere peygamberler şehri…. Görülesi yerlerden… Yolları düşerse bir hemşerilerinin de burada olduğunu bilsinler. Bol selamlar…
Röportaj : A. Şahin