Avrupalı Türk Demokratlar Birliği (UETD) göçün 50. yılı nedeniyle 26 Aralık 2010 tarihinde Almanya’nın Köln kentinde “Alm anya’da Müslümanlar ve Uyum“ uluslararası bir sempozyum düzenledi. Sempozyumda İslami Temsil ve Uyum, Almanya’da Sosyal ve Siyasi Bağlam içinde Müslümanlar, Müslüman İmajı ve Müslümanların Yaşamı, Dini Örgütlenmeler ve Alman Kurumlarıyla İlişkiler, Kimlik ve Uyum, Dini Sahanın Tanınmasında Oluşan Sorunları başlıkları altında Almanya’daki Müslümanların Almanya’daki sorunları ele alındı. UETD Genel Sekreteri Salih Altınışık yaptığı açılış konuşmasında Almanya’da 7,5 milyon yabancının yaşadığını ve acil dışardan göçe ihtiyaç olmasına rağmen uygulanan göç politikasının ayrımcılık, dışlanma ve ırkçılık konularında yetersiz kaldığını söyledi. Altınışık, göçmen gerçeğinin dönemin Almanya şansöylesi Helmut Kohl tarafından görmezden gelinerek adeta yok sayıldığını belirterek, tarih boyunca ’ötekini’ gözardı etme dışlama ve ekonomik kültürel anlamda siyaset gütme eğilimlerinin sadece ve sadece uyuşmazlık ve husumet yarattığını savundu. Sözkonusu sempozyum ile Müslümanların kendi sorunları hakkında düşünmesine ve fikir oluşturmasına katkı sağlamak istediklerini ifade eden Altınışık UETD’nin, Almanya’daki İslam tartışmalarını günlük siyasi malzeme olarak kullanılmaktan kurtarmak ve Müslümanların kendi konularıyla ilgili bilgisini arttırmak istediğini sözlerine ekledi. Berlin Din Hizmetleri Müşaviri Prof. Dr. Ali Dere Diyanet İşleri Türk islam Birliği’nin (DİTİB) Almanya’da kuruluş amacı ve sürecini anlattı. Dere DİTİB’in hangi ülkede yaşanıyorsa yaşansın içinde bulunulan ülkenin anlayışına kurallarına göre faaliyetlerini sürdürdüğünü belirterek, DİTİB’in ilk olarak namaz kılınan camiler ile faaliyet alanına başladığını ancak gelişen süreçiçersinde camilerin yanında kültürel, sportif, aile danışmanlığı konularında hizmet veren bir kurum halini aldığına dikkati çekti. Dere, Din’in yaşanılan bir toplumda kalıcı olmanın en önemli dinamik olduğunu kaydetti. Almanya’nın resmi devlet ideolojisinde göçmenlerin bir portresi olduğunu ifade eden Karatekin Üniversitesi Prof. Dr. Hasan Alacacıoğlu Almanya’nın 100 yılı geçen zamandan bu yana uyguladığı ötekileştirici ve dışlayıcı uyum politikasının göçmenleri çizilmek istenen portreye benzetme çabası olduğunu vurguladı. Alacacıoğlu Türklerin, Müslümanların Almanya’da ve Batı’da bir problem olarak algılanmasının temelinde Almanların kafalarında çizmiş oldukları portreye benzememek için direnmesi gerektiğini kaydetti. IRH Hessen İslam Cemaati Başkanı Ramazan Kuruyüz’de Almanya’nın eyaletlerden oluşan bir devlet olduğuna dikkati çekerek, Almanya’da din ile devlet ilişkileri ve dini cemaat statüsü gibi konuların eyaletlerin yetkive sorumluluğunda olduğunu söyledi. IRH Hessen Başkanı, Almanya’da yaşayan Müslümanların dini ihtiyaçlarının karşılanması için devlet ile cemaatler araşında işbirliğini şart olduğunu ancak bu işbirliğini gerçekleşebilmesi için dini kuruluşların eyaletler düzeyinde anayasal şartları yerine getirecek şekilde teşkilatlanması gerektiğini ifade etti. Sempozyuma Berlin Din Hizmetleri Müşaviri Prof. Dr. Ali Dere, Almanya Müslümanları Merkez Konseyi Başkanı Aiman Mazyek, İslam Toplumu Milli Görüş (IGMG) Genel Sekreteri Oğuz Üçüncü, Hessen İslam Cemaati (IRH) Başkanı Ramazan Kuruyüz, Klagenfurt Üniversitesinden Prof. Dr. Erol Yıldız, Münster ve Karatekin Üniversitesinden Prof. Dr. Hasan Alacacıoğlu, Hacettepe Üniversitesinden Yrd. Doç. Dr. Murat Erdoğan, Abant İ. B. Üniversitesinden Prof. Dr. Mustafa Gencer, İstanbul Ticaret Üniversitesinden Doç. Dr. Bekir Berat Özipek, Fatih Üniversitesinden Prof. Dr. Recep Şentürk, Türk Alman Üniversitesi Rektör Yrd. Prof. Dr. M. Emin Köktaş, Osnabrück Üniversitesinden Prof. Dr. Bülent Uçar, Hessen AGAH’tan Dr. Hüseyin Kurt, Marmara Üniversitesi Prof. Dr. Cemal Yıldız, Köln Üniversitesinden Dr. Yılmaz Bulut, Stratejik Düşünce Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Yasin Aktay, Erciyes Üniversitesinden Yrd. Doç. Dr. Mehmet Öcal, ZAMAN Avrupa Genel Yayın Yönetmeni Mahmut Çebi konuşmacı olarak katıldı. Ekleyen Üye :Salih