AİLE HEKİMLİĞİNE DESTEK VERDİK
Sayın Aydın, Türkiye’de sağlıkta neler oldu?
AYDIN: Sağlıkta dönüşüm bu süreç içerisind
e olanca hızıyla devam etti. Bu dönüşüm esnasında gerek sağlık sektörü gerekse hekimlerin çalışma alanlarında ciddi değişiklikler oldu. Çoğu zaman, hekimlerin mevcut durumundan daha geriye gidilen durumlarla karşılaştık. Bunları kamuoyuyla zaten paylaştık. Bunlardan en ciddi dönüşümü Trabzon’da da uygulamaya giren aile hekimliği oldu. Birinci basamağın yükünü çeken meslektaşlarımızın, aile hekimliği kapsamına alınarak görev alanlarında ciddi bir değişiklik oldu. Halk yeni organizasyona alışma sürecini halen yaşıyor. Meslektaşlarımız ve biz tabip odası olarak, aile hekimliğine felsefe olarak destek verdik. Aile hekimliğinin meslektaşlarımıza getirdikleri ve götürdükleri anlamında değerlendirdik. Halen, şuanda da aile hekimlerimizin organizasyonunda sağlam bir yapı göremiyoruz. Her gün aile hekimleriyle ilgili mevcut durumlarından daha da geriye giden uygulamalar gözlüyoruz.
TAVRIMIZI KOYUYORUZ
Peki Başkanım, bu geriye gidişin nedeni nedir ve bunun durdurulabilmesi için ne anlamda çalışma yapabilirsiniz?
AYDIN: Bu konuda meslektaşlarımızla diyaloga girerek, bu olumsuz geriye gidişlerde tavrımızı ortaya koyuyoruz. İlgililerle süreci tartışıyoruz. Önümüzdeki günlerde de gerek tabip odaları gerekse aile hekimleri, bu sürece daha da aktif katılıp, meslektaşlarımızın geleceğe daha güvenle bakabileceği sağlam bir, kurumsallaşmaya gitmeleri gerekiyor. Halkımız açısından baktığımızda bu uygulamadan önemli ölçüde memnuniyet görünüyor. Ancak aile hekimliği sistemi, tam manasıyla oturmadığı için sistem iki ayaklı yürüyor. Yine bu dönemde tam gün tartışmaları çok yoğun bir şekilde yapıldı. Tam gün 31 Ocak 2010 itibariyle yasalaştı. Ve takiben 6 ay içerisinde yürürlüğe girecek. Tam gün yasasıyla beraber içerik anlamında baktığımızda karşı olduğumuz bir çok uygulaması var. Gerek hekimlerin çalışma alanlarının kısıtlanması gerekse hasta hekim arasındaki diyalogu hasta kurum haline çevirmesi. Dolayısıyla hasta ve hekim arasındaki bağı koparması. Üniversite öğretim üyelerine getirdiği bir takım olumsuz uygulamalar. Özel sektöre bakış açısı, hepsinin ve bir çok alanda eleştirilecek çok başlık sıralayabiliriz. Bunları konuştuk.
KAYGILARIMIZI SÖYLÜYORUZ
Tam gün yasasıyla ilgili son durum nasıl peki?
AYDIN: Tam gün yasası anayasa mahkemesinde ve hukuki süreci devam ediyor. Ne olacağı önümüzdeki günlerde belli olacak. Biz Trabzon Tabipler Odası olarak eleştirilerimizi ve kaygılarımızı, meslektaşlarımızın beklentilerini, hiçbir çekince ve endişe hissetmeden paylaştık, tartıştık. Tabip odasından hekimliği bir üst kimlik olarak benimsedik. Siyasi, argümanların mesleğimize bulaştırmadık. Gündemimizde, uzak tuttuk.
HEKİMLİK İVME KAYBEDİYOR
Hekimlerin ülkemizdeki ve ilimizdeki konumları nedir?
AYDIN: Hekimliğin günümüzde ivme kaybediyor. Bunun en önemli sebeplerinden biri çatı örgütümüz olan, Türk Tabipleri Birliği’nin 50 yıldır uyguladığı aşırı politize davranışlarından kaynaklanmaktadır. Hekimliğin sorunlarının ne yazik ki, TTB hiçbir zaman öncelikli hale getirmemiştir. Bu uyguladığı politikanın marjinal bir tavır olduğu tüm hekimler tarafından biliniyor. Bu tavrıyla odalar ve hekimlerle bir türlü bütünleşemedi. Bu mantalitenin değişmesi gerekiyor.
ANKARA’YA KARŞI MÜCADELEMİZİ VERDİK
Politize davranış diyorsunuz, sayın Aydın. Peki siz Trabzon Tabip Odası olarak ne yaptınız?
A.YDIN: Trabzon Tabip Odası olarak gerek Ankara’daki tavrımızla bu mantaliteye karşı bir mücadele verdik, veriyoruz da. Ana felsefe hekimin problemlerini, ülkenin sağlık politikalarını dert eden bunları öncelikli vazifesi olarak benimseyen bütün hekimlerin bütün tabip odalarının birlikte kararlı ve etkili duruş sergileyebileceği bir TTB yapılanmasıdır. Trabzon Tabip Odası, şehrimizin ülkemizdeki misyonuna uygun bir şekilde Ankara’da da temsil etme gücünü göstermiştir. Her zaman bu bağlamda, görüşü merak edilen ve öncelikli olarak dikkatle izlenen bir oda konumundadır. Biz de Trabzon’da bu sorumluluğu hissederek davrandık. Bu konuda, yerel ve ulusal anlamda hiçbir çekincemiz olmadı, olamazda. Zaten bir şeylerden çekinenler, baskı hissedecek olanlar, kararlı duruş sergileyemezler. O zaman Bu tarz görevlere de talip olmasınlar.
ODAYI HEP ÖN PLANA ÇIKARDIK
Siz görevdeyken, somut ne yaptınız peki?
AYDIN: Biz oda yönetimimizde hep bunu ön plana çıkardık. Her kategorideki meslektaşımızın sorununu, kendi sorunumuz olarak kabul edip bu çerçevede yol kat ettik. Ve her zaman önümüzdeki dönemlerde de odamıza sahip çıkma ve odamızla birlikte hareket etme felsefesindeyiz. Yönetime kim gelirse gelsin şunu biliyoruz ki, bu arkadaşlar meslektaşları adına bu işe talipler. Onlara yardım etmek onlarla beraber hareket etmek önümüzdeki sürece onlarla birlikte katkı sunmak her hekimin görevi olmalı.
HASTANELER BATI STANTARLARINA ÇIKARILMALI
Biraz da Trabzon yereline inelim hocam. Trabzon’da hangi projelere imza attınız?
AYDIN: Trabzon yerelindeki uygulamaları da hep kamuoyuyla paylaştık. Özellikle hastanelerdeki branş kaydırmaları ve taşınmalarla ilgili tavrımızı ortaya koyduk. Şunu net olarak söylemek gerekir. Tabiî ki fiziksel anlamda hastanelerdeki iyileştirmeler yapmak hepimizin arzusu buna kimse karşı çıkamaz. Artık insanların ihtiyaçları ve bunların karşılanması batı standartlarında olmak zorunda hepimiz bunun bilincindeyiz. Bunlar uygulanırken, hekimlerin ve konunun aktörlerinin görüşü alınmalı. Hak kayıpları olmamalı ve branş hastaneciliği ile ilgili tavrımızda tabip odası olarak nettir. Bunu çok güvenli bulmadığımızı bu tarz hastaneciliği güvenli bulmadığımızı her zaman söylüyoruz.
TRABZON MİSYONUNU DEVAM ETTİRMEK ZORUNDA
Trabzon sağlık alanında sizce nerede?
AYDIN: Trabzon Sağlık kenti olarak bölgenin en önemli merkezi. Gerek özel, devlet hastaneleri olarak gerekse de eğitim hastaneleri açısından. Bu misyonu devam ettirmek durumundadırlar. Tabip Odası da bu anlamdaki duruşunu, bu misyona uygun olarak sergilemek durumundadır. Biz önümüzdeki süreçte seçilecek meslektaşlarımıza başarılar diliyoruz ve her zaman onlarla beraber hareket edeceğimizi ifade etmek istiyoruz. Kim seçilirse seçilsin onunla beraber hareket edeceğiz.
ADAY OLAMIYORUM Neden aday olmadığınızı bilmeyenler için tekrarlar mısınız hocam?
AYDIN: Türkiye Tabipler Odası (TTB) yasasına göre yönetim kuruluna sadece iki kez üst üstte seçilebiliyor. O yüzden yönetim kuruluna tekrar aday olamıyoruz. Genel kurulumuz 1 Mayıs’ta, seçimimiz de 2 Mayıs Pazar günü odamızda yapılacak. Seçimde 904 kişi oy kullanacak. Bunu buradan herkese duyurmak istiyorum.