KADINLARIMIZIN İKİLEMİ : BEZDUM BEZDUM DAHA!!!
-Metanetlidir, sabırlıdır, katlanır: Acıya, zorluğa, sıkıntıya, hastalığa, yokluğa…
-Tamam da hiç mi bunalmaz, hiç mi sesini çıkarmaz kadınlarımız?
-Çıkarmaz olur mu?
-Hele sabırları taşınca sabredip de söyleyemediği, biriktirdiği, içine attığı sözler bir taşkın halinde ve kendisinden beklenilmeyen bir ses tonuyla dökülüverir birden:
– Sabur sabur, yeter artuk:
-Bezdum haburalardan,
-Bezdum tarlalardan.
-Bezdum yuk taşimaktan,
-Bezdum odun taşimaktan,
-Bezdum çağellerden, çağel taşimaktan.
**
-Bezdum yapraklardan, otlardan,
-Bezdum habu mallardan,
-Bezdum hau siğirin bağirmasindan,
-Bezdum siğirun yalindan,
-Bezdum oni yedurmekten,
-Bezdum ağbin taşimaktan.
-Bezdum siğirun ğizmetini yapmaktan,
**
-Bezdum ateşi yakmaktan.
-Bezdum yemek yapmaktan.
-Bezdum bolaşuk yikamaktan.
-Bezdum sofra kurmaktan, kaldurmaktan.
-Bezdum hep ayni yemekten
-Bezdum truşilardan.
-Bezdum misir ekmeğinden.
**
-Bezdum habu evun pisluğunden,
-Bezdum supurmekten.
– Bezdum farelerden, pisiklerden.
**
-Bezdum hau adamdan.
-Bezdum hau adamun ğizmetinden, memnun edemedum oni.
**
-Bezdum hau karidan,
-Bezdum hau karinun çalimlarindan. Fuzili herslenmelerinden,
**
-Bezdum tavuklarun yerleri eşelemelerinden.
**
-Bezdum hep ayni şeyleri geymekten.
**
-Bezdum yolciluktan.
-Bezdum gelenden, gidenden.
**
-Bezdum bitmez tükenmez isteklerunuzden.
-Bezdum her yere yetişmekten. Yetişemeyurum daha.
**
-Bezdum oynamalarunuzdan, bağirmalarunuzdan.
-Bezdum kürildiden.
-Bezdum çekişmelerunuzden
-Bezdum çamurlarunuzdan.
**
-Bezdum habu hallarunuzdan
**
-Bezdum şekayetlerunuzden.
**
-Bezdum gardaşum.
-Bezdum canuma tak etti, boğaldum daha.
-Bezdum bezdum demekten.
-Bezdum bezdum daha vuh!
-Bezdum anlamayu misunuz? Alahunuzi seveyusenuz, kitaba raziysenuz prakun yakami. Alu başumi da gideceğum haburalardan, gideceğum işte.
-Bezdurdunuz beni.
**
Hislenir, içlenir, diklenir, bunalır, sinirlenir, toprak taşır, odun taşır, ahbin taşır, her türlü ağır yükün altında onur taşır. Ne kadar “bezdum” dese de vazgeçemez “buralar”dan, kendince “onur eder” yine devam eder “beeezdum” dediği işleri yapmaya… “Gideceğum buralardan” demesine bakmayın nereye giderse gitsin, “yureğinde”, “kelbinde” , “baraber”inde hep “buralar”ı taşır. Ne“buralar” ne de kendisi bırakamaz “buralar”ı.
Gittiği yerde “buralar”ı arar:
-Haburaya da kadi hiç alişamadum.
-Haburanun suyi hiç içilmeyu.
-Haburanun havasi hiç eyi gelmedi bana.
-Haburasi hasta etti beni.
-Yok midu misir etmeği, truşi?
…
-Köye ne zaman gideceğuk?