SERKAN OCAK
Solaklı’da karşınıza her an bir karaca çıkabilir. Veya bir zambak (ortada). Uzungöl çiğdemi (sağda).
TRABZON – Doğu Karadeniz’deki hidroelektrik santrallara (HES) karşı mücadele, Trabzon’a da sıçradı. Türkiye’nin gözde turizm bölgelerinden Uzungöl’e uzanan Solaklı Vadisi’ne yapılacak 35 hidroelektrik santrala ‘hayır’ demek için ilk kez bir dernek kuruluyor. Derneğin kurucuları, ilk iş olarak bölge insanını bilgilendireceklerini daha sonra HES’lerin durdurulması için dava açacaklarını söyledi.
Derneğin kurucuları, başta gittikleri kimi köylerden ‘vatan haini’ damgası yiyerek kovulmuş, Ancak yörede HES’ler konusunda endişelerini yüksek sesle dile getirenlerin sayısı artıyor. Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nde organik tarım uzmanı Doç. Dr. Ali Kemal Ayan gibi: “Solaklı Vadisi’ne HES yapılması yok oluş demektir. Burada 30 endemik bitki türü ve diğer yüzlerce tür can suyu ile yaşayamaz.”
Uzungöl’ün Saadet Partili Belediye Başkanı Abdullah Akgün de HES’in bölgede turizmi bitirebileceğini söyleyerek itiraz ediyor.
Uzungöl’e uzanan bir vadi
Türkiye genelinde yapılmak istenen 1700’e yakın HES’in çoğu, su potansiyelinden dolayı Doğu Karadeniz’de yoğunlaşmış durumda. Son iki yıldır özellikle Artvin ve Rize’de HES’lere karşı yoğun mücadele veriliyor. Açılan birçok davadan yürütmeyi durdurma kararı çıktı. Doğu Karadeniz’de Türkiye’nin en fazla lisans verilen şehri ise Trabzon. Kent için Su Kullanım Anlaşması çerçevesinde 100’ün üzerinde HES lisansı verilmiş durumda. Ancak Trabzon’da bugüne kadar HES’lere karşı örgütlü bir mücadele başlamadı. HES aleyhine açılan tek bir dava bile bulunmuyor. Ama Trabzon’un eşsiz doğa harikasından biri olan ve dünyanın önemli turizm merkezlerinden biri olan Uzungöl’e uzanan Solaklı Vadisi’ne yapılmak istenen 35 HES projesi, Trabzon’daki mücadeleyi ateşledi.
‘Solaklı Vadisi’ni Yaşatma ve Koruma Derneği’ adı altında ilk kez bir dernek kuruluyor. Derneğin kurucularından belgeselci Murat Sarı şunları söyledi:
“Bizler HES’lerin zararını bugüne kadar insanlara yeterince anlatamadık. Uzuntarla diye bir köye gittik; ‘Sen nereden biliyorsun zararlarını?’ diyerek bizi köyden kovdular. ‘Vatan haini’ dediler. İnsanların devlete olan bağlılığından dolayı mücadeleye girişemedik. Ancak şimdi bir dernek çatısı altında birleşiyoruz. İlk hedefimiz halkı bilgilendirmek. Konserlerle halkı bir araya getireceğiz. Hukuksal mücadeleye girişeceğiz. Halk duyarlılık gösteremezse 35 HES’in yarısı burada faaliyete geçer.”
‘Burada çocuk felcine çare bitkiler var’
Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Bafra Meslek Yüksek Okulu’nda organik tarım dersleri veren Doç. Dr. Ali Kemal Ayan’a göre de HES’lerin Solaklı Vadisi’ne vereceği zarar sağlığa dek uzanıyor:
“Solaklı özgün bir bitki örtüsüne sahip. Vadide çocuk felçi için kullanılan bir tıbbi bitki olan ‘Sarı Kantaron’un altı türünü buldum. Bu sadece benim üzerinde çalıştığım bir tür. Bunun gibi yüzlercesi var. 30’a yakın endemik soğanlı bitki türü bulunuyor. Vadideki bitki örtüsü bol su ister. HES’ler yapılırsa bu bitkiler yok olur. Susuz yaşayamazlar. Can suyuyla da yaşamlarına devam edemezler. Köylerin altlarına tünel ve yollar yapılıyor. Vadi tahrip ediliyor. Ağaçlar yok ediliyor. Oysa ki vadide en küçük müdahaleler bile sel gibi ölümcül sonuçlara neden olabilir.”
‘Turizmi bitirir’
Uzungöl’ün SP’li Belediye Başkanı Abdullah Akgün de Uzungöl ve turizm konusunda endişeli:
“Uzungöl suları ve dereleriyle doğa harikası bir yer. Tünellerle suyun yolunu değiştiriyorlar. Yeraltı suyunun akışı betonlaşmayla değiştiriliyor. Yavaş yavaş doğa yok olacak. Ağaçlar kuruyacak. Tabiat Parkı, sit alanı ve aynı zamanda Özel Çevre Koruma Alanı statüsündeki Uzungöl’e de HES için başvuru yapıldı. Neyse ki Koruma Kurulu reddetti. HES’ler uzun vadede Solaklı Vadisi için bir katliamdır.”
Kaynak: Radikal