“Kendimi şanslı hissediyorum” diyen Vakıflar Bölge Müdürü Mazhar Yıldırımhan, “Cumhuriyet döneminin en büyük atılımı şu an yedi yılda gerçekleştirdik” dedi.
TRABZON- 3-9 Mayıs tarihleri arasında Vakıflar haftası kutladık. Trabzon’da etkinlikleri organize eden Trabzon Vakıflar Bölge Müdürü Mazhar Yıldırımhan, Vakıf eserlerinin önemine değindi. Önemli mesajlar veren Yıldırımhan şunları söyledi:
MEDENİYET İÇERİSİNDE
Yaptığımız etkinliklerle bir taraftan halkımızın dikkatini Vakıf kavramı üzerinde yoğunlaştırmak, diğer taraftan yaptığımız faaliyetleri anlatmak amacı taşıyoruz. Vakıflar Genel Müdürlüğü her yıl Mayıs ayının ilk haftasında Vakıflar haftası ayrı bir tema üzerine oturuyor. Geçmiş yıllarda, Çevre yılı, Su yılı, Sağlık yılı gibi toplumumuzu yakından ilgilendiren konular sempozyum, panel, konferans gibi bilimsel çalışmalarda ortaya konarak bu kavramların Vakıf Medeniyetini içerisindeki önemli ve uygulamalardaki konumları ortaya kondu.
VAKIFLARIN DÜNÜ BUGÜNÜYani Vakıflar Çevre ile ilgili çalışmaları, su ile ilgili hizmetleri, sağlık konusundaki yaptıkları ve bu konulara bakışı çok net olarak işlendi. Bu yıl ki temamız ise ülkemizin en önemli ve köklü şehri olan ve 2010 kültür başkenti seçilen, bir vakıf ve medeniyet merkezi “İstanbul” olmuştur. O nedenle TRT Trabzon Gençlik Korosu ile İstanbul şarkıları konseri düzenlendik. Rize ve Trabzon illerinde paneller düzenledik. Halkımızı Vakıflar konusunda bilgilendirmeyi, Vakıfların dününü ve bu gününü anlatmayı hedefleyen panellerdi.
VAKIF ŞUURUNU KAZANDIRDIKVakıf sahiplerinin ruhuna ithafen 5 ilde merkezi camilerde mevlit ve hatim okuttuk. Bunu her yıl yapıyoruz. Zaten ayrıca her yıl Lise 1. sınıf öğrencilerinden seçilen temsilcilere Vakıf eserlerini gezdirerek onlara Vakıf şuurunu kazandırmaya çalışıyoruz. Sonuna dönersek Vakıflar Haftası bizim açımızdan amacına ulaşmıştır. Halkımızdan aldığım izlenimlere baktığım Vakıf mesajını onlara ulaştırmışsınız. Ortahisar Kanuni parkında bir resim sergisi açtınız.
BİZİM İÇİN EN ÖNEMLİ HEDİYE
Evet Ortahisar Sayın Belediye Başkanımız O. Fevzi Gümrükçüoğlu ile birlikte açtığımız tamamen Vakıf eserlerini anlatan bir fotoğraf sergisi idi. Bu sergide 2005-2010 yılları arasında Trabzon Vakıflar Bölge Müdürlüğü olarak onardığımız ve bölge halkımızın hizmetine sunduğumuz eserleri sergiledik. Halkımızın büyük bir dikkatte yaptığımız çalışmaları inceledi ve yüzlerce insandan tebrik ve taktir sözleri duyduk. Bu bizim için en önemli hediyedir. Bütün bölge müdürlüğü çalışmalarımızın bu taktirleri görünce Vakıfta çalışmanın ayrıcalığını daha iyi anlıyorlar.
CUMHURİYET DÖNEMİNİN EN BÜYÜK ATILIMINI YAPTIKMarifet iltifata tabirdir. Halkımızın iltifatı ve hayır duası bizim hizmet şevkimizi artırıyor doğrusu. Bakın 1998 ila 2002 yılları arasında Türkiye genelinde 48 eser onarılmıştır. Biz ise sadece Trabzon bölgesinde 4 yıl içerisinde 60’ın üzerinde eser onarmışız. Türkiye genelinde onarılan eser sayısı (2003-2010) yılları arası 3500 civarındadır. Bu rakam Vakıflarda bir devrimdir. Cumhuriyet döneminin en büyük atılımı şu an yedi yılda gerçekleşmiştir.
KENDİMİ ŞANSLI HİSSEDİYORUM
Ben de bu dönemde kendimi bu dönemde görev yaptığım için şanslı hissediyorum. Çünkü bize sunulan imkânları en rantabil en verimli bir şekilde bölge halkının hizmetine sunduk. Şahsen en büyük ızdırabı hiçbir şey yapmadığım zaman yaşarım. Hep üretmeyi, hep hedeflerimizi gerçekleştirmeyi, halkımızın ve ülkemiz için faydalı olmayı en fazla keyif aldığım iş sayarım. Çok şükür Vakıflarda böyle bir huzuru yaşadığımı söyleyebilirim. Vakıflar Genel Müdürlüğünün altın çağında Görev yaptığım için gerçekten çok mutluyum.Her gün dua almanın bereketinde yaşıyoruz.
PROJELERİ HAYATA GEÇİRDİKVakıflar gibi ülkemizin en köklü en kutsal bir kurumunda görev yapmak büyük bir dikkat ve sorumluluk istiyor.Bizler vakıfların ve halkımızın duasına talibiz ve o şuurla çalışıyoruz. Bir taraftan eserlerimize sahip çıktık,diğer taraftan fakir fukaranın imkanlarımız ölçüsünde yarasına merhem olmaya çalıştık. Ayrıca vakıfların gelirlerini araştırmak için projelerimizi hayata geçiriyoruz.
YAPILAN YATIRIMLAR MEYVESİNİ VERECEK
Vakıflar devletimizden herhangi bir yardım almıyor .Gelirleri tamamen kendi kaynaklarından, kiralarından temin ediyor. Her bölge kendi gelirlerini artırmak için de kıyasıya çalışıyor. Gelecek on yıllarda vakıf gelirleri çok daha yukarılara çıkacak. Yapılan yatırımlar meyvesini verecek. Vakıfların bu gününe,geçmişine ve geleceğine sahip çıkan bir genel müdürlük yönetimi var.Bu yönetimdeki şuur ve sorumluluk anlayışı 25 bölgenin tamamında da hakim kılınmıştır.
ÇALIŞMAKTIR ÜRETMEKTİR
2004 yılı sonunda bölge müdürlüğü görevine başladıktan sonra kısa bir sürede kurumun işlevini kavradık. Genel müdürlüğümüzün destekleri ile bölgede hedeflerimizi gerçekleştirdik. Ama bu işlerimizin bittiği anlamına gelmez. Bölgemize bağlı 5 ilin tamamında ihtiyacı olan ecdat yadigarı eserlerimizi onardık. Onarmaya devam ediyoruz .
Hedefsiz insan ölü demektir. Bizim her zaman idealistçe hedeflerimiz olmuştur. Bu hedef halkımıza, bulunduğumuz konuma göre faydalı olmaktır, çalışmaktır, üretmektir. Kısaca bir şeye yaramaktır. Başkalarının Allah razı olsun duasına layık olmaktır.
BÖLGEYİ ONARACAĞIZ2010 yılında da ağırlıklı olarak onarım çalışmalarımız olacak.Trabzon merkez de Tavanlı camii, Kudrettin camii, İskenderpaşa camii ve Hızırbey camilerini öncelikli olarak onaracağız. Giresun Gemilerçekeği camiini ihale ettik yakında çalışmalar başlayacak.Şebinkarahisar Fatih camii çevre düzenlemesi ve eski Taşhan’ın proje ihalelerini yaptık. Tamzara camii de Şebinkarahisar da onarım yapacağımız eserimizdir. Gümüşhane’de Emirler camiini onardıktan sonra Gümüşhane’deki tüm vakıf eserlerini elden geçirmiş olacağız. Trabzon merkez de bittikten sonra kiraya vereceğimiz işhanı ve konut inşaatımız Ağustos ayında bitirilecek.Giresun merkezde işhanı ve konut projelerimiz bu yıl başlamış olacak. Kısaca 2010 yılı da yoğun bir yıl olacak.
BÜYÜK BİR MEDENİYETİN EVLATLARIYIZ
Biz büyük bir medeniyetin, büyük bir milletin evlatlarıyız. Bizim hem geçmişimize vefa duygusu ile sahip çıkmak hem de günümüz insanına hizmet etmek boynumuzun borcudur.Vakıf medeniyeti gibi şefkat ve merhamete dayanan, yardımlaşmayı, dayanışmayı, kardeşliği esas alan güzel bir medeniyetimiz var.Bu medeniyeti bütün değerleri ile canlı tutmak zorundayız. Değerlerin hızla aşındığı ,sevginin kardeşliğin merhametin sanallaştırılmaya çalışıldığı bir dönemde vakıf medeniyetinin sıcaklığına şiddetle ihtiyacımız var.
YENİ BİR NESLE İHTİYAÇ VARGençliğimizi öz değerlerine bağlı, tarihini ve medeniyetini bilen, çağın teknolojisi ile kendi değer sistemini sentez yaparak büyükken bir altyapıya kavuşturmamız lazım.Magazin kültürüne teslim olan bir gençlik medeniyet iddiasından vazgeçmiş demektir. Bizler medeniyet iddiası olan genç nesil görmek istiyoruz. Hayatının merkezine kendine değil başkasına faydalı olmayı yerleştiren bir nesile her zaman ihtiyaç vardır. İşte vakıf medeniyetine sahip çıkmak tam da bu anlama gelmektedir.
Kaynak: Karadeniz Gazetesi