ÇaykaraDernekpazarıÇaykara KöyleriÇaykara Köyleri HaritasıÇaykara NeredeUzungölÇaykara nedirWhatsApp Link Oluşturma
DOLAR
32,3676
EURO
34,9560
ALTIN
2.325,34
BIST
9.079,97
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Trabzon
Açık
17°C
Trabzon
17°C
Açık
Cumartesi Parçalı Bulutlu
18°C
Pazar Az Bulutlu
19°C
Pazartesi Açık
21°C
Salı Az Bulutlu
22°C
reklam

Halil Hacımüftüoğlu’ndan Yeni Eser: Allah’ın Krallığı

Halil Hacımüftüoğlu’ndan Yeni Eser: Allah’ın Krallığı
04.09.2011 14:12
A+
A-

Halil Hacımüftüoğlu'ndan Yeni Eser: Allah'ın Krallığı 1

Çaykaralı İlahiyatçı-Yazar Halil Hacımüftüoğlu’nun yazdığı “Allah’ın Krallığı” isimli eser seçkin kitapçılardaki yerini aldı.
Özgün bir konuyu ele alan eser okuyuculardan yoğun  ilgi gördü.

 

Gerek Kuran’da gerek rivayetlerde bahsedilen Allah, bir krala benzetilmesi bir yana, her şeyiyle; adı, namları, sanları
(unvanları), sıfatları, hasletleri, değişik özellikleri, krallığı, başkenti, evi (sarayı), tahtı, bağları, bahçeleri, has bahçeleri, erzak ambarları, su sarnıçları, arşiv depoları, zindanı;

kulları, köleleri/ halayıkları, işçileri, memurları, hizmetçileri, kâtipleri, ‘Yüksek Konsey’i, elçileri, habercileri, ulakları, kolluk kuvvetleri, askerleri/orduları, hafiyeleri, tebaası; vergileri, yargısı, töresi/kanunları, fermanları, adaletnameleri, törenleri…
ile baştan ayağa bir kral olarak tanıtılmaktadır.”

Halil Hacımüftüoğlu, “Allah’ın Krallığı” kavramının ve tasarımının Yahudi-Hıristiyan geleneğine mahsus olmayıp İslamda da izinin sürülebileceğine dikkat çekiyor. İslamın aslî ve sahih kaynaklarında ortaya konan monarşik yapı tasarımının kapsamlı bir tahlilini yapıyor. Bu titiz çalışma, İslamî tefsir ilmiyle modern hermenötiğin ortak bir yorumbilim zeminini kurmayı denemesiyle önemli. İslam ilahiyatını sosyal bilimlerle, sosyal teoriyle ve felsefeyle -yeniden- buluşturan bir eser.

İletişim Yayınlarından çıkan eser 280 sayfadan oluşuyor ve seçkin kitapçılarda satılıyor.

 

Halil Hacımüftüoğlu Kimdir?

1971 yılında Çaykara’nın Karaçam Beldesinde doğan Halil Hacımüftüoğlu ilkokulu köyünde okudu. 1990 yılında Trabzon İmam-Hatip Lisesinden mezun oldu. AnkaraÜnivrsitesi
İlahiyatFakültesinden mezun olan Hacımüftüoğlu aynı üniversitenin Sosyal Bilimler Enstitüsünde Tefsir alanındaki masterini 2006’da doktorasını 2009’da tamamladı. Gaziantep Üniversitesinde Yardımcı Doçent olarak görev yapmaktadır.

Hacımüftüoğlu’nun İz Yayınlarından 2008 yılında çıkan “Kuran Tercümelerinde Yöntem Sorunu” ve İletişim Yayınlarından çıkan 2011 yılında çıkan ”Allah’ın Krallığı” isimli iki kitabı bulunmaktadır.

Hürriyet’in Kitapla İlgili Yorumu:

Bu kitaba dikkat etmek ve hakkını teslim etmek gerek. Zira gazete ve televizyonlarda bir önceki senenin tekrarı olan yayınlardansa, yepyeni şeyler söylüyor Halil Hacımüftüoğlu.
İlahiyatçı bir akademisyen olan Müftüoğlu, ‘Kral Tanrı’ anlayışının sanıldığı gibi sadece Yahudi – Hıristiyan geleneğe özgü olmadığını, aksine İslâm’da da karşımıza çıkacağını dile getiriyor. Kur’an’da yer alan ve birçok yanlış/ eksik/ serbest tercümeler dolayısıyla farklıymış gibi anlaşılan, oysa doğrudan somut bir monarşik yapı tasarımını dile getiren ‘Rabb’, ‘mülk’, ‘melekût’
kelimelerinin gerçek manalarıyla değerlendirilmesini söylüyor. Hacımüftüoğlu; bu yanlış anlayışın eski tefsirciler ve felsefî kavramlarla Kur’an’ı izaha çalışan eski âlimlerden kaynaklandığını dile getiriyor. İslâm’ın aslî ve sahih kaynaklarında izini sürdüğü Kral Tanrı olgusunu, tefsirle modern hermenötiği bir araya getirerek izah ediyor Hacımüftüoğlu. Dönem Arapçasındaki özellikleri, Ortadoğu kültürünü, Eski – Yeni Ahit’teki kullanımları, rivayetleri, Kur’an’da yer alan ayetleri göz önünde bulundurarak ispatlar sunuyor. İnanıp inanmamak sizin elinizde, ama kitabı bir bilimsel tez olduğunu göz önünde bulundurarak okumalısınız. ‘Allah’ın Krallığı’ son zamanların en önemli inceleme kitaplarından, tartışmasız.

Sabitfikir.com’un
Yorumu:

Allah’ın kral olarak algılandığının kabulü, İslamiyet’teki nice kafa karışıklığını çözmeye muktedir bir tür anahtar niteliğinde.

Allah’ın bir kral olduğunu hiç düşündünüz mü? Allah’ın krallığı altında yaşadığımızı? Yoksa Tanrının krallığı kavramının sadece Yahudiliğe ve Hıristiyanlığa ait bir algılama biçimi olduğunu mu
söylersiniz? Halil Hacımüftüoğlu, hayır diyor, “Allah’ın Krallığı” kavramının izinin İslamiyet’te de sürülebilir olduğunu belirtiyor. Hatta belirmekle de kalmayıp “Kral Tanrı-Allah’ın Krallığı” adı altında bir araştırma kitabıyla bu izi bizzat kendisi sürüyor. Bu oldukça ilgi çekici araştırmanın sayfaları arasında gezinirken öncelikle dini ezoterizm bağlamında ele alan, çoğu zaman
ezoterizme sıkıştıran çalışmalar ve ortalama okurdan uzaktaki İslam ilahiyatı dışına pek çıkamayan din literatürünü düşünmeden edemedim. Araştırmacıların görüşlerine katılmak bir yana, açıkçası bu tür çalışmalara fena halde ihtiyacımız olduğunu sonda söyleyeceğime en baştan söylemek isterim.

Hacımüftüoğlu’nun başlangıçta bize yabancı gelen tespitine göre İslam’da “Allah’ın Krallığı” algılamasının olması bir yana, Kuran’da ve İslam’da doğrudan veya dolaylı olarak bu algılama ile ilişkisi olmayan neredeyse hiçbir kavram yok. Ancak buna rağmen ilginç biçimde gereği gibi araştırılmamış ve işlenmemiş bir algılama biçimi olarak İslam’ın içinde duruyor. Üstelik en mühimi bu konu üzerinde yeterince durulduğu takdirde bugün henüz aydınlanmamış ve üzerinde tartışılan pek çok kavramı açıklığa kavuşturacak öneme sahip. Diğer bir deyişle, Allah’ın kral olarak algılandığının kabulü, İslamiyet’teki nice kafa karışıklığını çözmeye muktedir bir tür anahtar niteliğinde.

Yazarın çıkış noktası, İslamiyet’in doğduğu yıllardaki insan algısını, kültürünü, dilini, kısacası zihin yapısını çözümlemek ve günümüz insanıyla mukayese etmek. Bu mukayese önemli çünkü
birbirinden farklı olmak bir yana neredeyse iki ayrı dünya gibi günümüz insanıyla, 1300 yıl öncenin insanı. Hz. Muhammed’in içine doğduğu toplum, sözlü kültüre sahip bir töre toplumu her şeyden önce. Dolayısıyla böyle bir toplumda evren ve toplum düzeni ile ilgili bilimsel bir inceleme, soruşturma, sorgulama ürünü olabilecek farklı ve yeni fikirler bulmak mümkün değil. Bu şu demek, o dönem ve o toplum için bilim ve felsefe yok demek; kelimeler ve kavramlar soyut-somut, dini-dindışı, maddi-manevi gibi ayrımlanmamış demek. Hal böyle olunca günümüz dünyasıyla o dünya arasındaki iletişimi zayıflatan hatta koparan üç önemli dilsel soruna dikkat çekiyor Hacımüftüoğlu: “Kuran’ın oluştuğu devirdeki Arapçanın gramer ve kullanım bakımından zamanla kısmen değişmiş ve kaybolmuş olması. Hemen hepsi dilimize ödünçleme yoluyla giren Kuran kelimelerinin hem mevcut anlamlarını yitirerek hem he de yeni anlamlar kazanarak aktarılmış olması. Ve geçmişten günümüze hem Türkçe hem Arapça dahil olmak üzere tüm dünya dillerinde bazı önemli eski kavramların parçalanmış, eski değerlerini, önemlerini yitirmiş olması.”
Bu üç sorun bağlamında yazar esas sorunun, günümüz ilahiyatçılarının Allah’ın, felsefenin İslam dünyasına girmesinden sonra felsefi bir tarzda algılanmaya başladığının farkında olmamaları, olduğuna vurgu yapıyor.

 

Ortadan felsefeyi, soyutlamaları, metaforları kaldırdığınızda karşımıza bambaşka bir Kuran, bambaşka bir İslamiyet çıkıyor  elbette. Hatta belki de yoruma ihtiyacı olmayan bir din! Mükemmel, kusursuz bir Tanrı, ancak bir o kadar insani özelliklere sahip… Felsefe hatta bilimin ışığı altında anlamlandırılmaya çalışılan, Halil Hacımüftüoğlu’nun değişiyle “1300 yıl boyunca felsefe temelli kelam ilminin telkinleri altında olan günümüz dünyasındaki İslamiyet algısını, bütün bunların olmadığı bir zamandaki din algısıyla karşılaştırmak, aradaki farklılığı görmek elbette ki kolay değil.
Hatta bazıları için belki de kabul edilemez…” Tektipleşmeden kaçınan hatta korkanlara, farklı bakış açılarına açık olanlara “Allah’ın Krallığı”nı hararetle tavsiye ederim.

Yorumlar
× YASAL UYARI ! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.