Yetmiş beş sene oldi, sıktum durdum dişumi, Ne buldur, nede bugün, elli sene evveli, Düğün bitti öbür gün, başuma yağdi karlar, Bir evun bir kiziydum, elden ele gül bebek, Dayak yedum ardindan, ayağa kalktum, dim dik, Daha kirk gün olmadan, kodi gitti gurbete, Ahırda sığırlari iki türden sayı kaç, Gece gündüz çaliştum, yetmez oldi arazim, Hazir lokma görmeden, çecukler ile yeduk, Kah yedum kah yemedum, rizikumuz budur dedum, Sabah ezan olmadan, kalkar dağa giderdum, Aç susuz ben taşidum, bir kaç kişluk yakacak, Ömür boyu çileyle up uzun yıllar aştum, Geldi okul zamani, ne çanta ne da defter, Masraflarum çok dedum, bari yüz lira yolla, İki tane anasi, bir topal kizkardaşi, Akşam gelurdum eve, derdum nerden başlasam, Ben nelere katlandum, babanuz gurbet elde, Bir furtuna eserdi, kiremitler uçardi, Sora dayanurdi kiş, üstümüze kar yağmur, Yilda bir görünurdi, görenler derdi baron, Bırakupta giderdi, ben tarlalara dağa, Allah`uma yalvardum, dayanmaya ver sabir, El açardum mevlaya, beni bundan sen kayir, Eller boş, kendumuzi verurduk esen yele, Şimdi az yalnuz kalsam, dalarum o günlere, Daha ne sıkıntılar, bir ömürü yok ettum, Ara sira düşünüp, o günlere ağlarum, Siz beni düşünmayun, yaşayun evlatlarum, Yetmiş küsür yilumi, boyle kodum satıra, MELAHAT ÖZBAKIR. Sevgili okuyucular; Ekleyen Üye: Ayser ÖZBAKIR
Okuyun evlatlarum, biturmeden işumi,
Babanuzlan evlendum, davet ettum eceli.
Yekten sırtuma bindi, görünen karşi dağlar.
Bir muamele gördum, köpekten daha köpek.
İki kaynana derdi, bir daha vur yere yik.
Şaşurdum kala kaldum, yedi çocuk etekte.
İnerdum yal vereyim, siğirlar aç ben da aç.
Bunları anlatınca, derdi bana ne lazim.
Çok kez yari aç kalktuk, rizkumuz budur deduk.
Bulduğum bir lokmayi, on kişiyle bölerdum.
Hiç akşam olmasa da, eve gitmesem derdum.
Dönerdi gurbet elden, yer arardum kaçacak.
Çok şükür delirmedum, çok kez aklumi şaştum.
Hacan derdum oğani, derdi yetmiş beş eder,
Çok oluyursun derdi, babana doğru solla.
Eller yalağuz durur, üçü bezirgân başi.
Çecuklerum aç gezer, suyla neyi aşlasam.
İnsanlara gülerdum, söyleyemezdum dilde.
Koca evun üstini, savurupta açardi.
Ustumuz sırılsıklam, yatacağuk yer çamur.
Girerdi evumuze, olurdi kasap şaron.
Senede bir gelurdi, kusur bulurdi bağa.
Kurtulmak icun ondan, arardum açuk kabir.
Sabır ya kulum derdi,evlatlarunda hayir.
Siz ağlamayun derdum, babanuz gelsun hele.
Sağluğum vardur derum, şükrederum dünlere.
Sonra baktum yalnuzum, evlatlari tükettum.
Yaşlarumi silduğum, çomberumi bağlarum.
Helal olsun sizlere, geçen bütün haklarum.
Ben yarun öleceğum,size kalsun hatira…
Bu bir ananın arzusu ve kendi sözleri yazısı. Kafiye uyak hece vs vs yok,zira şiir değil.