ÇaykaraDernekpazarıÇaykara KöyleriÇaykara Köyleri HaritasıÇaykara NeredeUzungölÇaykara nedirWhatsApp Link Oluşturma
DOLAR
41,9626
EURO
48,8250
ALTIN
5.831,61
BIST
10.484,39
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Trabzon
Hafif Yağmurlu
20°C
Trabzon
20°C
Hafif Yağmurlu
Pazartesi Hafif Yağmurlu
16°C
Salı Hafif Yağmurlu
17°C
Çarşamba Çok Bulutlu
19°C
Perşembe Hafif Yağmurlu
21°C
reklam

Havva Akçay

12 Mart 1989'da Çaykara Hopşera'da doğdu. İlkokul, ortaokul ve lise eğitimini İstanbul'da tamamladı. Anadolu Üniversitesi Kamu Yönetimi mezunu. İlk görev yeri Kars Kafkas Üniversitesi. Şuan İstanbul Bahçelievler Belediyesi'nde çalışmakta.

    Özümüzden göçeli ömür geçti

    24.02.2017 16:39
    2.594
    A+
    A-

    Zor yaşam koşullarından sıyrılıp düştük gurbete. Hevesimiz ve hedefimiz neydi pek anlamamamla birlikte buna tam anlamıyla “düşmek” diyebilirim. Evet gurbete düştük. Boğazımızın ve rahatımızın derdine düştük de geçtik o İstanbul Boğazı’nı.

    Patika yolda düşende dizlerimiz kanardı da, gurbet o daracık yollara benzemiyordu ki hiç. Çift şeritli yollarda düşmenin ne demek olduğunu metropollerde yaşamak için çıldıran bizler anlayacaktık. Hem gurbetteki düşmek ne benzer patikada düşmeye, gönlünü ve ömrünü kanatıyor insanın. Gün gelir anlarsın sende.

    Şu meşhur üç ay tatillerimiz var ya bizim. İşte o zaman gittik nenemizi, dedemizi ziyarete. Üç ayı memlekette geçirecek kadar boş insanlar değildik ya(?) Atalarımızın hasretini gidermeye üç beş gün yeter sandık, aldandık. İki gün köyde kaldık klima yoktu, daraldık. Üç gün yaylaya çıkalım dedik sis bastı, bunaldık. Boztepe’ye çıktık çay içtik, Trabzon simidi ile. Bir gün de böyle bitti. Uçak biletimizi aldık, gurbete gittik. Bazılarımızın tatil planına dahi giremedi memleket. Aman bu yılda gitmeyelim dedik.

    Ne uğruna nelerden vazgeçtik(!)
    koca binalarda yaşamak için huzur dolu evlerimizden,
    alışveriş merkezleri için bağ bahçeden,
    beyaz adidas giymek için kara lastik ayakkabılardan,
    asfaltta yürümek için çamurdan,
    pudra şekerine çilek banmak için hamuçeralardan
    böğürtlen reçeli yemek için ligarbalardan
    zengin ve elit arkadaşlar için köydeki konu komşudan
    kepek ekmeği için mısır ekmeğinden
    parfüm sıkmak için ahırlardan ve gübre kokusundan
    ölmek için ömürden
    ve en fenası kendimizi bilmezken kendimizden
    GEÇTİK, VAZGEÇTİK.

    İşin aslı şu ki ömür bizden göçüp ölüm gelince döneceğiz memlekete. Özlemeye vakit bulamadığımız taşına toprağına karışacağız Trabzon’un, Çaykara’nın…

    Ve hikayemiz başladığı yerde bitecek: Memlekette.

    Yazarın Diğer Yazıları
    Yorumlar
    × YASAL UYARI ! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.

    1. seda dedi ki:

      ahhh ahhh:(