Değerli Okuyucu, su boşluğa doğru akar. Yabani hayvanlar, korumasız tarlalara ve konutlara kolaylıkla girerler. Bilgi de bilgili toplumlardan bilgisiz toplumlara doğru akar ve kültürel hegemonyaya dönüşür. Böylelikle bilgili toplumlar cahil toplumları, diledikleri gibi yönlendirirler. Orta Asya’nın sarp ve dağlık bölgelerinde ve özellikle Çinlilerle sürekli çatışma halinde tarih sahnesine çıkan Türk Milleti...
1960’lı yılların başlarından itibaren kitleler halinde iş gücü alır: Almanya. Bu furyada Çaykara’nın her köyünden onlarca genç Almanya’ya gider işçi olarak. Kazandıkları paralar girmeye başlar Solaklı Vadisine. Görgüleri ve parasal imkanlarının verdiği güç ile zorlamaya başlarlar köylerin ileri gelenlerini. Derneklerin kurulmasına, girişimlerde bulunulmasına katkı sağlarlar maddi ve manevi olarak. Ve...
1960’lı yıllarda bizim kuşak ilkokulda okurken, Türkiye nüfusunun üçte ikisi köylerde, üçte biri de şehirlerde yaşamaktaydı. Türkiye, ağırlıklı olarak köylülerden oluşan bir tarım toplumudur o dönem. Köylerin neredeyse tamamı elektriksiz, evler susuzdur; çeşmelerden taşınan su ile dönüşülmektedir. Özellikle dağlık yöre köyleri yolsuz olup yükler sırtta taşınmaktadır. Bu bakımdan, ele alacağımız...
1960’lı yıllarda bir taraftan ilkokula devam ederken diğer taraftan özellikle hafta sonları bayram ve karne tatillerinde, uzun yaz tatillerimizde mahalle mescitlerinde Kur’an-ı Kerim, namaz sureleri, İslam Şartları başlıkları ile ders alırdık. Bu derslerimizi veren hocalarımızın ücretleri mahalli imkânlarla karşılandığı ve sembolik değerde olduğu için hocalarımızın çoğu bir nevi sıbyan mektebi hocasıydı. Yani...
“Güneş batarken ve kararırken tekmil yollar, Vardık sınırlarına derin akışlı Okeanos’un, Ordadır Kimmerlerin ülkesi ve kenti, Oldum olası bol sisle ve bulutlarla örtülü, Parlak güneş onları ışınları ile göremez hiçbir vakit, Ne yükseldiği vakit yıldızlı göğe, Ne de gökten toprağa döndüğü vakit, Öylece serilir durur bir uğursuz gece, Bu zavallı...
Değerli Okuyucu, daha önceki yazımızda 2400 sene önce bölgemizde, genellikle dağlık alanda Haltların (Khalyblerin), sahile yakın kesimlerde de Makronların yaşadığını; bunların Trabzon Merkezinde yaşayan Ege asıllı Helen Ticaret Kolonistleri’nden farklı lisanlar konuştuklarını; bizim Yunan adı ile adlandırdığımız Helenlerle yakından uzağa hiçbir alakalarının olmadığını; bir savaş dolayısı ile M.Ö. 402 yılında...
Yayla yerleşmeleri, koyun-keçi ve sığır sahiplerinin hayvanlarını verimli otlaklarda kolayca besleyebilmeleri için genellikle ilkbaharda çıktıkları, yaz boyunca kalarak sonbaharda alçak yörelere (mezra) ve kışın köylere göçtükleri, dağların orman örtülerinin üzerindeki çayır-çimen alanlar ve buralarda kurulan konut toplulukları ile temsil edilen geçici yerleşmeler olarak tanımlanır.(1) Çaykara’nın yaylaları Of sahilinden giriş yapıp...