Çaykaramızın yetiştirdiği önemli değer Türkiye Cumhuriyeti 5. Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay’a Çaykara Ataköy’den kalkıp Ankara’da Kurtuluş lisesinde okumaya başlayan ve daha sonra Hukuk Fakültesini bitiren Türkiye Noterler Birliği Eski Başkanı merhum Hasan Yeni’nin eğitim sırasında karşılaştığı zorlukları anlatan bir mektup yazdı.
Bu mektuba o dönem Genelkurmay Başkanı olan ve daha sonra Türkiye Cumhuriyetinin 5. Cumhurbaşkanı olacak olan Cevdet Sunay’ın cevabı.
Merhum Hasan yeninin anlatımı ve eğitimci araştırmacı yazar Faik Yeni’nin kaleminden değerli okuyucularımızla paylaşıyoruz
Hasan Yeni
Yıl 1964. Ankara’da Kurtuluş Lisesi 6 Edebiyat A Sınıfı öğrencisiydim. Bir önceki sene arkadaşlarla İkinci Dedeefendi sokakta bir evde kirada oturarak okumuştum. Ancak birçok zorlukla karşılaştığım için sıkıntılarım vardı. Bu sene son sınıfta olduğum için sıkıntılar daha da çoğalacaktı. Bir akrabamın Abidinpaşa’daki evinde kalmak için tadilat yapmaya başlamıştı. Bana çok yardımı olan Kibar amcayı burada rahmetle anıyorum. Öyle sıkıntılarla karşılaşıp düşünürken birden aklıma Genelkurmay Başkanı olan Cevdet Sunay Paşa’ya mektup yazıp yardım istemek hususu aklıma geldi. Henüz okullar başlamamıştı. Tahminen Eylül ayının başlarıydı. Sunay Paşa’ya bir mektup yazıp kendimi tanıttım. Okumak istediğimi, ancak zorluklarla karşılaştığımı, beni bir askeri okula veya askeri yurda yerleştirmesi için yardımlarını istediğimi anlattım ve mektubu postaya verdim. Tahminen 15 gün sonra okullar başlamıştı. Sınıfta dersteyken Kurtuluş Lisesi Başmuavin’i sınıfa girerek:
“Hasan kitaplarını topla ve gel” dedi.
Kitaplarımı alarak koridora çıktığımda bir Üsteğmenin orada olduğunu gördüm. Hocamız bana
“Sen Cevdet Sunay’ı nereden tanıyorsun?” diye sordu
Durumu anlattım. Üsteğmen, Genelkurmay’a gideceğimizi söyledi ve dışarıda bekleyen askeri araca binerek Genelkurmay Başkanlığı’na geldik.
Doğrudan Emir Subayı Albay Turgut Özbahadır’ın odasına girdik. Benim yazdığım mektup önünde duruyordu. Bana:
Paşam senin durumun ile ilgilendi. Askeri okulların mevsimi geçtiği için seni okula yerleştiremiyoruz, ancak Orduevi veya askeri yurtlardan birine yerleştirebiliriz, dedi.
Ben:
Ailemin Çaykara’da olduğunu, burada kalacak yerimin olmadığını ve askeri bir yurt olursa uygun olabileceğini ifade ettim. O zaman Askeri Dikimevi Müdürlüğü’ne telefon ederek subay çocuklarının kaldığı bir yurtta benim de kalmamı sağladı. Ardından beni rahmetli Cevdet Sunay Paşa’nın yanına çıkardı. Paşamın elini öptüm.
Bana:
“Derslerine iyi çalış, seni takip edeceğiz. Ayda bir buraya bilgi ver!” diye öğüt verdi.
Dışarı çıktığımda Albay Turgut Özbahadır bir zarf içinde bana harçlık verdi ve her aybaşı Genelkurmay’a uğramamı söyleyerek aynı askeri araç ile Dikimevi’ne gönderdiler. Subay çocuklarının kaldığı yurda yerleştim. Artık rahat etmiştim. Çok kaliteli bir yerdi. Her ay başı Genelkurmay’a giderek Emir Subaylarından harçlık alıp durumum hakkında bilgi veriyordum. O yıl liseyi bitirdim ve üniversite sınavında Hukuk Fakültesini kazandım.
1966 yılında Cevdet Sunay Paşa Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Cumhurbaşkanı seçildi. Tabi buna çok sevindim.
Aradan birkaç ay geçmişti ki, yurt müdürü bana ve benimle aynı yurtta kalan arkadaşım Halil’e eşyalarınızı toplayın, yarın buradan ayrılıp köşke gidiyorsunuz, dedi.
Gelen bir araçla köşke gidip bir bölüme yerleştik. Orada daha önce Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel tarafından okutulan öğrencilerle birlikte kalıyorduk. Cumhurbaşkanımız Cevdet Sunay köşkü gezerken bu çocukların kaldığı yere gelince kim olduklarını sormuş. Cemal Gürsel’in okuduğu çocuklar olduğunu öğrenince Başyaver’e bizim çocukları da buraya alalım dediğini ve bizi bu şekilde köşke aldıklarını anladık.
Köşkte rahatımız iyiydi. Yemek ve çamaşır sorunumuz yoktu. Her ay harçlığımız veriliyor, ayrıca okula servisle gidiyorduk. Daha sonra 5 6’sı bizim ilçemiz Çaykara’dan olmak üzere sekiz dokuz kişilik bir grup olduk. Bu şekilde 1969-1970 döneminde hukuk fakültesini bitirdim…