Arazisinin coğrafi konumunu ona tarihi bir isim kazandırır. Bunlar göç yollarının üzerinde olmak, tabii liman, konaklama, şehirleşme, saldırılara karşı savunma elverişliliği.. En mühimi çalışkan, fedakar ve inançlı bir millet..
Bu özellikler Trabzon’un şahsında tezahür etmiştir. Anadolu yarımadasının kuzey hattında İstanbul ve Trabzon’da kendini gösterdi.
İstanbul’u fetheden Fatih Sultan Mehmet Han Bizans İmparatorluk varisliğine soyunan Trabzon Rum İmparatorluğunu da alarak Büyük Devletimiz Osmanlıyı şahlandırdı. 1461
İşte Trabzon, fethinden 455 sene sonra 1916 da Rusların işgaline uğradı.
Bir kültür, sanat, ticaret merkezi olan bu şehir işgalcilerce yağmalandı. Dedelerimiz zulümler çekti. 1916-1918 bu iki yıl içinde rumlar kurdukları (sözüm ona) meclis eliyle Trabzon’u yönettiler. 2 yıl sürdü. Rusya’da Bolşevik ihtilali başlayınca kuvvetlerini geri çektiler.
Bu süre içinde şehrin Osmanlı kimliğine tahribatlar yapıldı. Paha biçilmez eserler ya talan edildi ya da Moskova’ya gönderildi. Göçler oldu. Şehir nüfus zayiatına uğradı.
Rusya dedelerimizin gurbet yeriydi. Rusça bilinen yaygın bir dildi. Rumca, Arapça, Farsça, Ermenice bilenler çoktu.
Kurtuluş savaşında dedelerimiz üzerine düşen görevleri şan ve şerefle yerine getirdiler. Ona girmeyeceğim.
Cumhuriyet kuruldu. Bir heyecan, bir heyecan!. Devlet büyük bir badire atlattı. Beklentiler, umutlar çok..
Heyhat!.. savaştan yeni çıkan bu millet. Hani küçük cihattan büyük cihata (!..)
Ankara Hükümeti yaptığı devrimlerle bu millet Sükut-u Hayale uğradı. Rus’u iyi tanıyan bu millet şapka takacaksın talimaıyla karşılaşınca manevi gücü büyük bir yara aldı. Peşinden yazı, ardından dinine karşı alınan kararlar milletimizi mahvetti.
Beklenmeyen bu dayatmalarla uğraşan bu cevval millet işsizlik, yoksulluk, açlık, cehalet imtihanına tabi tutuldu.
TRABZON MESELESİ
23 Nisan 1920’de TBMM açıldı. Trabzon Milletvekillerini yolladı. Bizim vekiller çalışkan, zeki, konuşkan, girişimci. Atatürk’ün özel muhafızı Topal Osman Ağa
Hükümetin sözüm ona; millet meclisinden çıkardığı kararlara itiraz eden, öneri veren, çözüm üreten bizim vekillerdi. Mecliste Trabzon mührü vardı.
27 Mart 1923 te Milletvekilimiz Ali Şükrü Bey (37 yaşında) şehit edildi. Suikast.. Bütün yurtta, bilhassa Trabzon’da büyük yas. Büyük bir infial meydana geldi. Belli ki Ali Şükrü Bey’in fikirleri, çalışmaları, ikna gücü bazılarını zorluyordu. Adamı yok ettiler.
Ali Şükrü Bey’in fikirlerini 5 maddede özetlersek
1. Hilafetin kaldırılmaması gerekir.
2. Lozan Antlaşması hezimete gidiyor. Haklarımız korunmuyor.
3. Musul, Kerkük, Adalar, Batı Trakya, Batum haybeyeveriliyor.
4. Osmanlıyı niye inkar edelim. İnsan dedesini inkar eder mi? 15 yıl süren savaşlarda esir düşen 100 binlerce askerlerimizi bulun.
5. Dinimizin kurum ve kuruluşlarıyla toplumdan yok edilmesine karşı yiğitçe ve kahramanca bir duruş sergilemişti.
Ali Şükrü Beyin şehadetiyle Ankara Hükümeti bir Oh!..çekti. Meclisteki Trabzon meselesi halloldu. 1. Meclis feshedildi.
“Padişahım gururlanma, senden büyük Allah var..” sözü yok oldu. Yeni gelenler onu da geçti.
Trabzon’un bu yiğit evladı Boztepe’de yatıyor. Allah rahmet etsin.
Her Trabzonlu bu yiğit insanın fikirlerini çalışmalarını, neden hedef alındığını bilmelidir.
SONUÇ
Osmanlının mirası yok edilmeye başlandı. Devrimciler yenilik adına Ruslardan daha fazla zarar vermeye başladı.
1908-1916 yılına kadar Trabzon’da 30 civarında Türkçe, 25 Rumca, 13 Ermenice gazete çıkıyordu. Orient adında bir Fransızca dergi yayınlandı. 1916-1918 yılları arası 2 Rusça gazete çıkıyordu.
1918-1923 arası 16 çeşit gazete
1923-1929 arası Yayın yok
1929 da Tek bir gazete… Yeni Yol
1933 te Halk gazetesi
“Açık alınla her savaştan çıkanlar” halkımızı cehalet çukuruna gömdüler.
1950 yılından sonra okuma, yazma, yayma kültürü gelişmeye başladı.
Çaykaramızda ilk gazete Rahmetli Numan Osmanceleboğlu’nun 1948 de yayınlanan Çaykara Gazetesiydi…
DuyarlılığınA teşekkür ediyorum. SAYGIDEĞER ARKADAŞ OĞUZHAN
Bu yazıyı da, yazan kişiyi de ayakta alkışlıyorum! Ali Şükrü beyi anlamak, günümüz Türkiye’sini anlamak ve son yüz yıllık tarihe ışık tutmaktır. Kaleminize sağlık!!! Allah Meclis’ten Ali Şükrü beyleri eksik eylemesin.