En iyi reklam misafirlerdir. Buyur etmesini beceremeyen kendini tanıtamaz, güzelliğini başkalarına gösteremez.
Çaykaralılar yurdun her tarafına yayılmışlar. Yaklaşık 100 bin nüfusuyla en lobici milletlerden. Bu vasıflı milleti daha etkin kılmak için Çaykara’yı bekleyenler üzerine düşeni yapabiliyor mu?
Gurbet ellerde Çaykara’nın enformasyonunu sağlayan bu mahir insanlara ”Bu mudur sizin Çaykara’nız?” dedirtmeye kimsenin hakkı yoktur.
Bu cennet gibi memleket,sadece Uzungöl’e, Sultanmurat’a havale edilmemeli. Yeni cazibe merkezleri oluşturulmalı…
Bu beklemekle olmaz. Hedef göstermekle olur. Hedefleri olmayan idareye talip olmamalıdır.
YENİ BİR EYLEM YENİ BİR SÖYLEM
Çaykara tanıtımına yeni bir anlayış kazandırmalı. Her köyün, her vadinin, her alanın bir hikayesi vardır. Yoksa yazılmalıdır. Bu özgün hikayeleri edebi bir üslupla kamuoyuna sunmak bu işin en önemli
basamağıdır.
Alanında iz bırakan kişileri,şifalı suları,mağaraları,dağları,ormanları,mevsimsel güzellikleri öne çıkarılmalı,duman altı yürüyüş yolları yapılarak ülkeye tanıtılmalıdır.
CAZİBE
Dışarıya göç eden Çaykaralıların çocukları geçmişlerini buralarda bulmak ister. Buralarda kalanlar onları konforlu, temiz mekanlarla, kültürüyle, maddi ve manevi lezzetleriyle karşılayabilecek mekanları kurabilmelidirler.
MAHALLE ADLARI
Çaykara’da en garip olay mahalle adları. Bu isimler 1930-40’lı yıllarda konuldu. Ne tarihi ne coğrafi ne manevi bir mahiyet arzetmeyen bu isimlerin değiştirilmesini öneriyorum.
Maraş, Uzungöl, Ulucami, Demirkapı, Ataköy dışındaki Kaya, Taş, Ram, Kumlu,.. dere isimleri değişmeli. Hele Işıklı.
Daha güzel çağrışımı olan sıfatlar tespit edilerek bu güzel bölge adlandırılmalı. Uydurma değil derinliği olan isim. Bu isimler bulundukça değişim yapılmalıdır.
vefa borcumuz olmalı.katılıyorum.çaykara sessiz çığlıklarını artık bozmalı.ülkemize değer katacaktır. sessiz çığlıklar dönemi bitmiştir.