Kana kana içip de pınar olup döktüğün,
Adım adım üstüne basıp da yürüdüğün.
Ellerinle dokunup, gözün ile gördüğün;
Her şey sana ikramdır; sen hizmette nerdesin?
Başarı hep seninle, defalarca düşsen de;
İhtiyaç duyacağın tek güç kuvvet göğsünde.
En şerefli varlıksın; düşünce, akıl sende.
Her şey sana ikramdır; sen şükürde nerdesin?
Umduğunu bulmayıp sakın arama dünü;
Hayırlı amellerden yapmaya bak yükünü.
Durma bir an, beş vakit; her Cuma , bayram günü.
Her şey sana ikramdır; sen dilekte nerdesin?
Bitmedi sana imkân; sıralanmış fırsatlar.
Üç aylar ki içinde nice geceler saklar.
Mevlit, Regaip, Miraç, Berat kandillerin var;
Her şey sana ikramdır; sen Kadir’de nerdesin?
Çekinmeden, korkmadan diz çök yâr kapısına;
Pişman oldum de yalvar kavuşursun ihsana.
Bin aya denk bir gece bahşedilmiştir sana;
Her şey sana ikramdır; sen tövbede nerdesin?
Son elçi tarif etti, gösterdi doğru yolu;
Ebedi saadete ulaştırır her kulu.
Bunu bildiğin halde, ah seni KABAOĞLU;
Her şey sana ikramdır; sen secdede nerdesin?
Mehmet KABAOĞLU
15 MAYIS 2015