Türkler:
MÖ 6000’ lerde atlı göçebe döneminin Türk kültürü tarihi başlangıcı kabul edilebileceğini uzmanlar ortaya koymaktadır.
Atlı göçebe döneminde koyun, keçi ve peynirle mutlu yaşayan Türkler, son yüzyılda Kemalizm virüsünün bedenine zerk edilmesi ile enfekte döneme girmiştir.
Yunanlılar:
Mutsuzluklarının sebebi insanlar!?
Ataları Aristoteles, insan eylemlerindeki aşırılık ve eksikliğin merkezden uzaklaşmak olduğunu, bu durumun insanı mutsuz ettiğini belirtir. [İfrat-Tefrit]
Aristoteles, mutlu olmayı iki uç arasındaki orta yolu bulma ile anlatmakta, bu görüşü ile günümüzde “altınorta” ölçüsünün sahibi olmaktadır.
Ataları muallim-i evvelin felsefeye kazandırdığı mezkür ölçü, torunlarınca siyasi hafızalarına kazınmayınca vatan topraklarını satma illetini yaşayacak kadar zillete düşmüş olduklarını müşahede etmekteyiz.
Yunan Bluesky kanal yorumcusu Prof. İoannis Theodoratos, siyasi bir değişim yaşanmadığı takdirde 10-20 yıl içinde Türkiye’nin büyük bir güç olacağını söyledi.
Theodoratos, Neokratis [yenisokratesçi] Atinalılar için “Onları hükmetmek istedikleri için suçlamıyorum, asıl onlara boyun eğmek isteyenleri suçluyorum” dedi.
Bu ne demek?
Devleti yöneten yeni Sokratesçi ideoloji mensuplarına seslenen Theodoratos, Türkiye’nin yükselişini durdurmadıkları için yöneticilere “düşmana boyun eğme” suçlaması yönelterek ağır bir eleştiri ile karşılık vermektedir.
Yunan yorumcu şöyle devam ediyor:
“Biz, saldırgan politikalar izleyen Türkleri suçlamıyoruz. Bu onların tarihi, siyasi ve jeostratejik rotasıdır.
Asıl, bizim duruşumuzu değiştirmemiz gerekiyor.” diye konuştu.
Türkiye’nin bölge için ciddi bir tehdit ve problem olduğunu söyleyen Theodoratos; “Türkler, Neo Osmanlı Joestratejisinin temel parametrelerinden hiç birini değiştirmediler.
ABD ve Rusya, R. Tayyip ERDOĞAN ve Türkiye’ye zaman veriyor.
“Siyasi değişim sağlanmazsa Türkiye büyük bir güç olur.” dedi.
Yunanistan’ın Türkiye’yi durdurması gerektiğini ifade eden Yunan Profesör, Onları hareketsiz tutarak işleri Türkiye’nin aleyhine çevirmemiz gerekiyor.
“Yaptırımlar başlamalı.” dedi.
Bu yaptırımlar Türkiye’de siyasi bir değişime yol açacak ve yeni bir siyasi akımın empoze edilmesini sağlayacak.
Türkiye Jeopolitikası, kendini Neo Osmanlı varlık olarak yeniden kurmak istiyor.
Türkler kendi bölgesel bloğunu oluşturmak istiyor.
Türkiye bize merhamet göstermeyecek dedi.
Prof. Theodoratos, sözlerini şöyle tamamladı:
“Yunanistan için en büyük düşmanın kim olduğunu anlamalıyız.
Ege’nin karşısındaki (Türkiye) sana bu şansı vermez.” dedi.
Geçtiğimiz günlerde denize indirilen Türkiye’nin ilk yerli firkateyni “İstanbul” hakkında konuşan Yunan Akademisyen, “Birkaç gün önce istif projesinin dört firkateyninden ilki olan “İstanbul” teslim edildi dedi.
Yakında İzmit ve İzmir firkateynleri de teslim edilecek.
Türkiye ile savaş sadece hibrit değil, aynı zamanda teknolojik.
“Bunları takip etmeliyiz, yoksa kaybedeceğiz.” dedi.
Türkiye’nin yerli helikopteri için “T-129 Faz 2 taarruz helikopterleri daha iyi sistemler ile daha da gelişmiş durumda. İtalya bunların gerisinde kaldı.” yorumunda bulundu.
Baykar’ın milli imkanlarla geliştirdiği Akıncı TİHA’nın 2021 yılı içinde Türk Silahlı Kuvvetleri’ne teslim edileceğini aktaran Theodoratos, BMC tarafından Altay Ana Muharebe Tankında (AMT) kullanılması amacıyla geliştirilen ve bu yıl ilk kez çalıştırılacak olan milli tank motoru BATU’ya da değindi.
Türkiye’nin Afrika ülkelerine yaptığı zırhlı araç ihracatları hakkında da konuşan Yunan Akademisyen, “Türk savunma sanayisinin Kenya’ya sattığı en az 100 civarında Hızır tipi zırhlı araçları olduğunu söylemeliyim” karşılaştırması yaparak biz hala zırhlı araç projesinin ne zaman başlayacağını soruyoruz.
Kaderimiz olan rolü oynamalıyız.
O da Balkanlarda lider olmak.” ifadelerini kullandı.
Theodoratos ayrıca, “Atmaca” gemi savar füzesi, “Akya” torpidosu, “TCG Anadolu Amfibi Hücum Gemisi” ve “Kara ok” tanksavar füzesine de değindi.
Yunan siyaseti Akademisyenlerince bile deli öfkesi ile ortaya konuluyorsa sıradan Yunanlıların Türkiye ve Türkler hakkında takınacağı tavrı tahminde çok zorlanmayacağımız açıktır.
Coğrafyanın komşu, tarihin düşman kıldığı ilişkilerde Megali İdea [Büyük Yunanistan] doktrininin İstiklâl Savaşı öncesi Anadolu’da, harekât öncesi Kıbrıs’ta, milletimizi tecavüzlerle yüzleştirdiği, çoluk çocuk, yaşlı genç demeden insafsızlaşabilecek palikarya sürülerinin sadece milletimize acılar vermekle kalmayıp Yunan milletini de felakete sürüklediği bilinmektedir.
Türk-Yunan ilişkilerinde barışın kalıcı olabilmesi, Türkiye’nin Yunanistan’ı barışa zorlayacak gücü her zaman elinde tutmasına bağlıdır.
Saygılarımla.
Kaynakça:
1-]https://www.yeniakit.com.tr/haber/yunan-spikerden-bomba-aciklama-turkiyede-siyasi-bir-degisim-yasanmazsa-1517145.html