Son haftalarda Atatürk ve ailesi hakkında internette ortaya çıkan hakaret içerikli videoları ve tv programlarındaki yayınları kınıyorum.
Kime hizmet ettikleri bu yayınlarla neyi amaçladıklarını anlamak mümkün değildir. Bunlardan amaç olarak; toplumun sinir uçlarına dokunarak infial yaratmak, ülkede toplumsal kutuplaşmayı körüklemek, ülkeyi istikrarsız hale getirmek, yeni bir gezi olayı ortamı oluşturmak aklıma geliyor.
Her toplumda bu tür radikal ve marjinal düşüncede kimseler olabilir. İşin sevinilecek yanı toplumun bu düşüncelere pirim vermemesi, tepki koymasıdır. Bu milletin başta Atatürk olmak üzere kendisine hizmet eden herkese vefası vardır. Cumhuriyete ve onun değerlerine saygılıdır. Cumhuriyet tarihi boyunca bazı yanlış laiklik ve benzer diğer uygulamaları saygı çerçevesinde eleştirmesi de demokratik hakkıdır diyorum.
Atatürk’e yönelen hakaretlere toplumca nasıl karşı çıkıyorsak acaba Osmanlı hükümdarlarının mahremini sürekli gündemde tutup, olur olmaz, aşağılayıcı, yalan-yanlış yazanlara da tepki verebiliyor muyuz?
Bizim ideolojimize yakınsa “ulu hakan” değilse, “kızıl sultan”dır mantığını taşıyoruz maalesef.
Halkın oyu ile seçilen, bu milletin sempatisini kazanmış nice siyasilerimiz, askeri cunta dönemlerinde aşağılanmış, halkın gözünden düşmeleri için çaba gösterilmiştir. Rahmetli Menderes, Yassıada’da yargılanıp idama mahkum edilmiş, idamdan bir gün önce prostat muayenesi yapılarak aşağılanmak istenmiştir. Yanlışlarıyla, doğrularıyla, eksiklikleriyle bizim olan tarihi şahsiyetlerimize hakaret etmek, mahremiyetlerini ifşa etmek, aşağılamak, kimsenin haddi değildir.
Türk Tarihine saygı, Türk Milletine saygıdır.