ÇaykaraDernekpazarıÇaykara KöyleriÇaykara Köyleri HaritasıÇaykara NeredeUzungölÇaykara nedirWhatsApp Link Oluşturma
DOLAR
41,9043
EURO
48,9025
ALTIN
5.725,27
BIST
10.208,76
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Trabzon
Hafif Yağmurlu
19°C
Trabzon
19°C
Hafif Yağmurlu
Cuma Çok Bulutlu
19°C
Cumartesi Parçalı Bulutlu
20°C
Pazar Hafif Yağmurlu
20°C
Pazartesi Yağmurlu
17°C
reklam

Köşe Yazıları

Çaykara Gazetesi köşe yazarları ve köşe yazıları  bölümü
21.06.2017 00:55
Yıllardır eğitim, sosyoloji, psikoloji,kütüphanecilik ve benzeri alanlarda görev yapan araştırmacılar, “Neden Okumuyoruz?” sorusuna cevap bulmaya çalışıyor. Ülkemizde okur-yazar oranında önemli artışlar olmasına rağmen, bu durumun “okuma” eylemini “alışkanlık” haline getirenlerin sayısında da bir artış  görüldüğünü söylemek ne yazık ki mümkün...
19.06.2017 14:25
100 yıl öncesinden selam getirdim, 100 yıl öncesine selam gönderiyorum… Solaklı Deresinin kıvrımlarınca kıvrılan uzun ince bir yoldayız. Offff, Of!… Solaklı Deresinin taştan taşa vurarak kıvrıla kıvrıla ulaştığı son noktadaki nidasını temsil edercesine Of! Solaklı deresi Of’ta son bulurken Derebaşı...
18.06.2017 21:15
Çılgınlıkla itham edildiği zaman bile inandığı, başardıkları, yapmak istedikleri, Türk’ü ulaştırmayı hedeflediği seviye ve evrensel boyutları ile dün kavranmayan Atatürk, aradan geçen süreçte okuyan yazan sorgulayan aydın kitleler tarafından yeni yeni anlaşılmaya başlandı. Fakat yeni nesillere anlatılmasında ciddi engeller bulunmaktadır....
08.06.2017 15:35
Bazen zararı bertaraf, bazen inceden dokundurma, bazen derin mesajlar verme, bazen nefreti, bazen şefkati ortaya koymak, bazen durumu idare etmek üzere insan zihin kıvraklığını kullanır. Yöremiz laf ustalarının mesajlarını ince esprilerle verdiği nadide topraklardandır. Kaybolan bir kültürün ucundan tutmak adına...
08.06.2017 00:16
Bitti.. Serzenişteki yol bitti. Anladım, artık dost yitti. Dostlarda, haz gitti. Ne muhabbetlerde, ne güzel yüklemler vardı. İrtifa geldi, ben geldi. Ucuz özne, ağır yüklem geldi. Şu vakte dur desem, Çoktan yol bitti. Selametle efendim.
07.06.2017 02:45
Babam öğretmendi ve evimizin tek gelir kaynağıydı. Buna rağmen ben İstanbul’da üniversiteyi okurken ay başlarında elime geçen para, maddi durumları benim ailemden daha iyi olan ailelerin çocuklarının eline geçenden daha fazla olurdu. Tatil dönüşleri Of’tan İstanbul’a döneceğim günün öncesi akşamı...
29.05.2017 14:01
Babaannemin beni uyutacağı zamanki ninnisi “tren gelir hoş gelir” türküsüydü. Sözlü kısımların aralarında bir de ben uyumamakta direnince; ağzı kapalı vaziyette, genizden gelip burundan çıkan ney’imsi bir sesle türkünün ezgisini sürdürürdü. Her ne kadar benim seviyeme inmek amaçlı sesini çocuksulaştırarak...
29.05.2017 09:42
Değerli Okuyucu, daha önceki yazımızda 2400 sene önce bölgemizde, genellikle dağlık alanda Haltların (Khalyblerin), sahile yakın kesimlerde de Makronların yaşadığını; bunların Trabzon Merkezinde yaşayan Ege asıllı Helen Ticaret Kolonistleri’nden farklı lisanlar konuştuklarını; bizim Yunan adı ile adlandırdığımız Helenlerle yakından uzağa...
25.05.2017 11:46
BOBA OLMA!!! 85’ yılının son günü, son demi, son gecesi karlı bir yılbaşında, soğuğun kırık dökük evlerin aralıklarından arsızca girip sobada yanan ateşle kavga edişinin en şiddetli günlerinde gelmişim dünyaya. “Boba olma” ! Der, hep babam “Boba olma” Yalın bir...
23.05.2017 16:33
Doğrusu ben evlilik çağındaki gençlere evlenirken şöyle bir silsile takip etmelerini öneririm: Önce mahallenden, olmadı, ilçendeki diğer mahallelerden… değilse kültürü en yakın ilçeden… sonra ilinden evlen. Eskiler “Köyüne kal köyüne köyünün köpeğine” diyerek evlilikte aynı kültürü ve alışkanlıkları yaşamış olmanın önemine...
20.05.2017 22:29
Hafta sonu köydeyiz. Biraz bahçede, tarlada, fındıklıkta dolaşalım dedik ama otlar ve yer yer dikenler büyümüş, gezmeyi zorlaştıran bir durum. Ayrıca evler arası yol kenarları da aynı durumda. Tarla kenarları, yol kenarları, fındık altlarındaki otların kesilme vakti gelmiş. Bu durum...
11.05.2017 23:40
Son haftalarda Atatürk ve ailesi hakkında internette ortaya çıkan hakaret içerikli videoları ve tv programlarındaki yayınları kınıyorum. Kime hizmet ettikleri bu yayınlarla neyi amaçladıklarını anlamak mümkün değildir. Bunlardan amaç olarak; toplumun sinir uçlarına dokunarak infial yaratmak, ülkede toplumsal kutuplaşmayı körüklemek,...
10.05.2017 11:10
-Çabuk sofrayi kurun. – E ne yeyeceğuk? -Sofraya ne koyacağuk? ** -Getur siniyi. -Bakır beyuk siniyi deyurum. -Önce sofra bezini ser, -Ekmeği kes, suyi koy, bardak, kaşuk yardım et. ** -Hayden yemekleri soğutman. ** -Bereketli osun. -Ooo buyurun. -Ola kaynanan...
06.05.2017 09:39
Bugün “ilkokulu köyünde….” diye başlayan özgeçmişler yazılmıyor artık. Benim halamın kızı onun dayısının… şeklinde tanımlanacak uzak akrabalıklar da yok şimdi. Şimdi neredeyse kardeşler bile akrabadan sayılmıyor… Aynı köylü olmanın da bir önemi yok yeni nesiller için. Hem olsa bile aynı...
02.05.2017 20:09
Osmanlının kurulduğu 14. Yüzyıl başlarında hızlı büyümesinin bir çok nedeni olmakla birlikte en önemlisi Osmanlıyı durduracak ona engel olacak güçlü devletlerin o dönemde olmamasıdır. Bizans’ın zayıflığı, Balkanların etnik ve mezhep yapısı, güçsüz ve dağınık Ortaçağ Avrupa’sı, Osmanlı’nın lehine olmuştur. Bir...
02.05.2017 15:03
2400 SENE ÖNCE ÇAYKARA, DERNEKPAZARI VE OF’TA KİMLER YAŞIYORDU Değerli okuyucu, Fetih’ten, yani M.S. 1461 yılından önce Çaykara ve çevresinde yaşayanlar hakkında şu ana kadar ne arşivlerde ne de yöre halkının elinde veya evinde yazılı herhangi bir belgeye rastlanmış, ne...
26.04.2017 11:55
Bazen lafı gediğine koymak, sözü özetlemek, meramı anlatmak, tartışmayı bitirmek, gülmek, deşarj olmak için anlatırız latifeleri, fıkraları. Biz Çaykaralılar ise fıkradan ziyade kendi yöremizde yaşanmış fıkra gibi olayları, tanıdıklarımızın, arkadaşlarımızın, dostlarımızın, ailemizin hatta kendimizin yaşadığı ilginç ve komik hadiseleri kullanırız....
24.04.2017 12:38
Tarih asırlardır bir çok büyük insanı günümüze taşıdı ve taşımaya da hız kesmeden devam ediyor. Bunlardan biridir “Mecdelli Meryem”  !! Rivayet olunur ki; Hz. İsa (a.s) peygamberin döneminde güzelliğiyle tüm erkeklerin gönlüne taht kurmuştur Mecdelli Meryem. Öyle ki her gece...
13.04.2017 14:23
Yöremizde iki kişi arasındaki diyaloğu geri dönüşü olmaksızın sonlandırmak için kullanılır bu ifade. Türkçe’de ‘gemileri yakmak’ ya da ‘köprüleri atmak’ deyimlerine karşılık gelir. İnsanın iletişimde bu noktaya gelmesi son derece hazin bir durumdur. Bir insanın cenazesine dahi katılmayacak hale gelmek...
02.04.2017 21:58
Son haftalardaki Trabzonspor’un başarısı şehirde herkesi mutlu etti. Esnaf dönüşemiyor ama mutlu, dolmuşçu daha çok taşıyor mutlu, öğrenci istediği notu alamıyor ama mutlu, balıkçı yeterli balık avlıyamıyor ama mutlu, emekli zor geçiniyor ama mutlu, kahvelerde sohbetin konusu “evet” “hayır” dan...
01.04.2017 00:25
“VER BANA VESİKAMI SONRA BİTER HAYATIN” Dedemle beraber köyden Trabzon’a dönüyorduk bu gün. Önce Çaykara’ya indik, ardından hızla Of’a doğru ilerliyorduk. Köyden Of’a gitmek 15-20 dk. sürüyor, onun gençliğinde beş-beş buçuk saat sürermiş. Tabi yaya olarak ve tabi “eğleşmeden gidersen”....
28.03.2017 16:29
İnsanın bir vatana ihtiyacı vardır. Vatan doğduğun yer mi, doyduğun yer mi, öldüğün yer midir? Bu soruların cevabı kişiden kişiye göre değişiklik arz edebilir kuşkusuz. Ama bir yerin vatan edilmesinde doğmak ve doymak kadar ölmek de önemli bir unsurdur. Zira...
27.03.2017 12:03
Yayla yerleşmeleri, koyun-keçi ve sığır sahiplerinin hayvanlarını verimli otlaklarda kolayca besleyebilmeleri için genellikle ilkbaharda çıktıkları, yaz boyunca kalarak sonbaharda alçak yörelere (mezra) ve kışın köylere göçtükleri, dağların orman örtülerinin üzerindeki çayır-çimen alanlar ve buralarda kurulan konut toplulukları ile temsil edilen...
24.03.2017 22:12
Cumhurbaşkanını CNN canlı yayınında dinlerken dikkatimi çeken en önemli söylemi, 16 Nisan’dan sonra süpriz dış politika değişikliklerin olabileceğini söylemesiydi. Tahminim bu süpriz konu AB ile ilişkilerin durdurulacağı veya tek taraflı bir aşkın artık tamamen bitirileceği şeklinde anladım. 1963 yılında müracaat...
24.03.2017 16:34
Önceki hafta Başbakan Binali Yıldırım Bayburt’ta yaptığı mitingte Bayburtlu hemşehrilerimize bir müjde verdi. Bu müjde en az Bayburt kadar Çaykara için de bir müjde olan, en az Bayburt kadar Çaykara’yı da ilgilendiren Soğanlı tüneli müjdesiydi. Başbakan Yıldırım 19 Mart 2017’de...
18.03.2017 23:19
Köpekler havlıyor, köpekler huysuz, Havada can sıkıcı bir rüzgâr, Havada bir gariplik var, bu koku da ne? -Yangun! -Aman Allahum ev yanayu! -Kakun kakun, ev yanayu! -Fevzi, Mohame, İbrahim çabuk kakun! -Sığırlar!, koyunlar! -Ağır kapisini açun, sığırları çözün! -Kakun, kaçun!...
16.03.2017 12:12
En son ne zaman aynı kaldırımda yürüdüğümüz birine selam verdik. Ne zaman bir kedinin başını okşadık. Günlük hayatın peşinde koşturmaktan başka hangi yolu katettik. Çok katlı binaların pencerelerinden baktığımızda kaç insan görebildik. Her gün binlerce günah işlediğimiz yaşamdan korkmayıp da...
08.03.2017 22:31
Üç çeşit yevmiye Eskiden, yani delikanlılık dönemlerimde iyi bir tırpancıydım. Tırpanla çayır biçmek bizim işimizdi. Yaz gelince tırpan elimden düşmezdi. Haziran’da fındık altları ile başlardık tırpan işine. Zordur fındık altını tırpanla biçmek. İstediğin gibi açılıp yayılamazsın. Tırpanının sapı da ağzı...
04.03.2017 21:06
Malum, Karadeniz dağlık, engebeli, eğimli. Ekilebilir arazi sınırlı, meyilli arazide işlenen toprak aşağı kayınca belli yıllarda bu toprağı tarlanın başına taşımak gerekiyor. Bu taşıma işi makine gücüne değil insan gücüne dayanıyor. Kısacası tarlanın dibindeki toprak sepete konularak tarlanın başına taşınacak....
02.03.2017 15:49
“Efsane ya da söylenceler, yıllarca gerçekten olmuş gibi kuşaktan kuşağa aktarılan yazı çeşitleridir. Efsanelerde anlatılan olaylar bazen doğaüstü olabilir ama çoğunlukla gerçek olaylara ve gerçekten yaşamış kişilere dayanır.” (https://tr.wikipedia.org/wiki/Efsane) Yani efsane masal değildir, kişiler ve olaylar bir şekilde yaşamış ve...